Genel Beşiktaş Değerlendirmesi &Braga Maçı

Sezon ilk haftalarıyla beraber Beşiktaş hakkında kafamda oluşan resim hep aynı..İyi takım Beşiktaş..Saha içinde gözlemleyebildiğimiz kadarıyla futbolun genel-geçer doğrularını uygulama peşindeler..

Anlatmaya çalışacağım doğru takım olabilmek çok büyük oranda Carvalhal'ın eseri..Artık hepimizin kabullendiği ve Beşiktaş'lı olsun olmasın herkesin sempatisini kazanmış olan Portekizli,takımına sahada doğru şeyleri yaptırmaya uğraşıyor..Takım savunması ilk amaç..Bunun için istikrarlı ve tecrübeli iki stoperin organize ettiği savunma dörtlüsü,onlara yakın oynayan bir orta saha ve disiplin..Anahtar kelime bu savunmada:Disiplin..Sivok-Egemen ikilisi bunun bir örneği..Tanju,Toraman da öyle..Hatta İsmail'in en disiplinli oynadığı sezon bu sezondur belki de..

Top kendilerine geçtiğindeyse sahaya çok iyi yayılıyor Beşiktaş'ın elemanları..Alanı biraz daha genişletmeye çalışıyorlar ve sahayı çok iyi parselliyorlar..Daha sonra da topu çok oyalamadan forvet bölgesine,özellikle  kanatlara taşımaya çalışıyorlar..Belli bir noktadan sonra doğal olarak bazı isimlerin kreatif zekasına da ihtiyaç duyabiliyorlar..Quaresma gibi..Ama özellikle Fernandes  hem oynanmak istenen oyunun oynanmasında,hem de sonuca gidebilme anlamında daha kritik bir role sahip..Bunların haricindeyse gol atabilme anlamında zaman zaman sorun yaşayabiliyor Beşiktaş takımı..Bu da Beşiktaş'ın en genel eksikliğinin bir yansıması..

Beşiktaş'ta bir otorite eksikliği var..Bu da oyuncuların ve dolayısıyla da takımın sezon içi devamlılıklarını aşağıya çekiyor.. Sakatlıklar,konsantrasyon kaybı,performans düşüklüğü..Tüm bunlar otorite eksikliğinden kaynaklanıyor ve takımın oynadığı oyunda,ama daha da önemlisi aldığı sonuçlarda dalgalanmalara sebep oluyor..Carvalhal bu problemleri çözecek çapta bir teknik adam değil..Saha içinde takımını doğru yönetse de başında bir sportif direktör veya onun türevinde biri olmalı..Bu ismi oraya koyacak kişi de başkan..Ama galiba başkanın bu günlerde kendi takımından daha büyük problemleri var(!)Neyse Beşiktaş için gol atamamak bu en genel eksikliğin yansıması dedim..Peki neden savunmaya bu kadar fazla yansımıyor?Bunun da cevabı şu ki savunma yapabilme hücum yapabilmeye oranla daha az bireysel yetenek,daha çok bir arada oynama alışkanlığı gerektiriyor ve buna ulaşmak daha kısa zaman alıyor.Beşiktaş gereken alışkanlığı kazandı..Ama hücum etme ve bir şekilde sonuca gitme bir noktaya kadar alışkanlıklara bağlı..O noktadan sonra iş yine   isimlere ve kaliteye bağlı hale geliyor..Burada da durum değişken az önce belirttiğim etkenlerden ötürü..

Braga maçıyla ilgili olarak da şunları söylemek mümkün:Herşey Beşiktaş'ın istediği gibi gitti.Beşiktaş,iyi günlerinden birindeydi ve oyunu istediği gibi kontrol etti,yönlendirdi..Beşiktaş ayarında bir takım,Braga deplasmanından daha iyi bir sonucu bekleyemezdi belki de..Her ne kadar geçen seneki güçlerinde olmasalar da Braga bu ligin son finalisti ve öyle çok fazla zayıflamadılar bu sezon..Ama Beşiktaş tecrübesi ve soğukkanlı oyunuyla istediğini aldı Portekiz deplasmanından..

Oyun yavaş ve temposuz başladı..Beşiktaş'ın muhtemel amacı ilk olarak bu düşük tempoda giden oyunla beraberliği sağlama alıp,sonra da fırsat bulabilirlerse galibiyeti kovalamak olacaktı..Bu amaç doğrultusunda da istediklerini yapabildiler..Özellikle Quaresma'yı rakip stoperlerle yüzü dönük bırakıp birkaç pozisyon bulabilmeleri Q7'nin neden en ileri uçta oynadığını gösteriyordu..Daha sonra rakibin 10 kişi kalması da Beşiktaş'ın aradığı fırsat oldu..Rakibin eksik kalması hem beraberliği sağlama almak,hem de galibiyeti kovalayabilmek anlamına geliyordu ki beklenen gol geldi.Bu yıl en iyi yaptıkları işlerden biri olan duran toptan gol atmayı başardılar..Ve Sivok bu anlamda ne kadar değerli bir isim olduğunu bir kez daha gösterdi..

Oyunun geri kalanı yine Beşiktaş'ın kontrolünde ve istediği gibi oldu..İkinci gol çok iyi bir dakikada geldi ve rakibin çok da yükseklerde olmayan direnci daha da düştü..O dakikadan sonra fark daha da arttılabilirdi ve aslında rakip risk alıp geride boşluklar bıraktı ama olmadı..Belki gecenin kahramanı Fernandes kadar ikinci bir isim de ön plana çıkabilseydi bu olurdu,ama bir önemi kalmadı artık..Beşiktaş istediğini aldı ve kafası rahat bir biçimde İstanbul'a dönüyor..Bu noktadan sonra turu vereceklerini sanmıyorum..Öyle olsa bile Braga turu alabilecek bir takım değil..İlk maçı kendi evlerinde iki farklı kaybedip,deplasmanda tur atlamak onların repertuarlarında yok..Geçen sene bile yoktu..

Maçla ilgili olumsuz diye nitelendirebileceğim belki de tek birşey var..Aslında bu,maç özelinde değil,daha genel bir eleştiri:Mustafa Pektemek'in oynamaması..Hadi ilk 11'de oynamasına bir açıklama getirebilirsiniz, ''Quaresma'nın rakip savunmacılar üzerindeki çabukluğundan faydalanmak istiyorum.'' diyerekten.. Ama sonradan da oyuna sokulmayıp 90+2'de zaman geçirmek için sokulması ona yapılan bir haksızlık..Bu zaten Carvalhal'ın saha içi tercihleriyle ilgili tek kayda değer gördüğüm eleştirim..Mustafa daha fazla forma giymeyi ve sorumluluk almayı hakediyor..Bunu performansıyla da gösteriyor ve oynamazsa bunu sorun edip küsecek bir oyuncu değil..Aksine bunu daha fazla çalışmak için bir itici kuvvet olara da kullanabilir,ama şu an itibariyle o formayı o mevkide en çok hakeden isim o..Hakedene hakkını vermek lazım..